
İŞTEN ÇIKARILAN İŞÇİ HANGİ ALACAK KALEMLERİNİ TALEP EDEBİLİR?
İşten çıkarılan işçilerin somut olayın özelliğine göre kıdem ve ihbar tazminatına hak kazanma, işe iade hakkı, maddi-manevi tazminata hak kazanma, ödenmeyen maaşlarını talep hakkı, ödenmeyen fazla mesai ve yıllık ücretli izin alacağı hakkı, yol ve yemek parası, eğitim yardımı, çocuk parası, hafta tatili ücreti iş arama izni ücreti, bayram-genel tatil ücreti, ölüm tazminatı, asgari geçim indirimi gibi alacak hakları bulunmaktadır. İyi bir iş davası avukatı olayınıza uygun talep edilebilecek alacak kalemlerini size belirterek davanızda gereken hukuki desteği sağlayacaktır. Kıdem tazminatı ve ihbar tazminatının işveren tarafından ödenmemesi günlük hayatta en sık karşılaşılan sorunlar arasında yer almaktadır. Kıdem tazminatı, keyfi veya haksız sebeple işten çıkarılan işçinin hak kazandığı tazminat türüdür. Haklı nedenler işçi tarafından yapılan, genel ahlak ve dürüstlük kuralına aykırı davranışlar olabilir. Bu tazminatın hesabı, işçinin en son aldığı brüt maaşı üzerinden hesaplanır ve tavan miktarı en yüksek devlet memurunun bir yıllık ikramiyesinden (2019 yılı için 6.017) fazla olamaz. İş davası avukatı alabileceğiniz minimum ve maksimum tazminat tutarlarını hesaplayarak sizi bilgilendirecektir. İhbar tazminatı ise işçiye işi bırakmadan önce işverene belli süre önceden bildirim yapmasını, işverene de işçiyi çıkarmadan belli süre önceden bildirim yapmasını gerektiren hukuki bir yaptırımdır. Bu süreler işçinin işyerinde çalıştığı süreyle doğru orantılıdır. Bu sürelere uymadan iş sözleşmesini sona erdiren taraf bildirim süresine ilişkin ücret tutarında tazminat ödemek zorundadır. Alabileceğiniz ihbar tazminatı tutarını veya tazminat alıp alamayacağınızın bilgisini iş davası avukatınız sizinle paylaşacaktır. İş sözleşmesi;
• altı aydan az sürmüşse bildirimden itibaren iki hafta,
• altı aydan bir buçuk yıla kadar sürmüşse, bildirimden itibaren dört hafta,
• bir buçuk yıldan üç yıla kadar sürmüşse, bildirimden itibaren altı hafta,
• üç yıldan fazla sürmüşse, bildirimden itibaren sekiz hafta sonra iş sözleşmesi feshedilmiş sayılır.
Bu alacak kalemlerinin yanı sıra işçi işe dönmek istiyorsa işe iade davası da açabilir. Alanında uzman bir iş davası avukatına başvurmanız halinde işe iade davası konusunda avukatınız sizi bilgilendirecektir.
İŞSİZLİK MAAŞI VE ŞARTLARI NEDİR? KİMLER ALABİLİR?
İşsizlik maaşı; kanunda sayılan şartları sağlayan kişilere, işsiz kaldıkları dönemde yine kanunda belirtilen süre ve miktarda ödenen ödenektir. Şartları;
• Kendi istek ve kusuru dışında işsiz kalmak,
• Hizmet akdinin sona ermesinden önceki son 120 gün hizmet akdine tabi olmak,
• Hizmet akdinin feshinden önceki son üç yıl içinde en az 600 gün süre ile işsizlik sigortası primi ödemiş olmak,
• Hizmet akdinin feshinden sonraki 30 gün içinde en yakın İŞKUR birimine şahsen ya da elektronik ortamda başvurmaktır. Ödenme Süresi Nedir? Kanunda yer alan diğer şartları da taşıması halinde hizmet akdinin feshinden önceki son üç yıl içinde;
• 600 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 180 gün,
• 900 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 240 gün,
• 1080 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 300 gün süre ile işsizlik ödeneği verilmektedir. Sigortalı işsizler, TC Kimlik Numaraları bulunan nüfus cüzdanı ile birlikte herhangi bir PTT Bank şubesine başvurarak işsizlik ödeneklerini alabilecektirler.
HANGİ DAVALARDA ZORUNLU ARABULUCULUK VARDIR?
İşçi ile işveren arasındaki alacak, tazminat ve işe iade ile ilgili uyuşmazlıklarda görevli ve yetkili mahkemede dava açmadan önce arabuluculuk yoluna başvurulması zorunludur. Görüşmeleri yapacak olan arabulucu, Arabuluculuk Daire Başkanlığı tarafından sistem üzerinden ve otomatik olarak atanır. Arabuluculuk görüşmeleri olumlu veya olumsuz sonuçlanabilir. Bu görüşmelere sizi temsilen vekalet vermiş olduğunuz iş davası avukatı da katılabilmektedir. İş davası avukatınız görüşmelerde sizi temsil etmektedir. Arabuluculuk görüşmeleri olumlu sonuçlanırsa, burada verilen karara, dava açılmasına gerek olmaksızın her iki taraf da uymak zorundadır. Ancak bu görüşmeler olumsuz sonuçlanırsa ve anlaşma sağlanamazsa görevli ve yetkili mahkemeye başvurarak dava açılması gerekmektedir. İş davası avukatınız görüşmelerin olumsuz sonuçlanması halinde istekleriniz doğrultusunda iş davasını açacaktır. Açılacak olan dava için uzman bir iş davası avukatına danışılması herhangi bir hak kaybına yol açmamanızı sağlar.
KÖTÜ NİYET TAZMİNATI NEDİR?
İş Mahkemesinin, işveren tarafından iş sözleşmesinin kötü niyetli olarak feshedildiğine karar verilmesi halinde işveren işçiye bildirim sürelerinde alması gereken ücretin 3 katı tutarında tazminat ödemekle yükümlü olacaktır. Yani işverenin kötü niyet tazminatını ödemesi için iki şartın olması gerekmektedir. Buna göre; 1) İşverenin kötü niyetli olarak iş sözleşmesini fesih etmesi2) İşverenin sözleşmeyi kötü niyetle sonlandırdığına mahkemenin karar vermesiyle Mahkeme tarafından işveren aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilir. Kötü niyetin varlığını ispat edecek taraf ise sözleşmesi kötü niyetle sonlandırılan işçidir. Her işten çıkarılmanın kötü niyetle olduğu söylenemez. Bu konuda Yargıtay’ın her somut olaya göre farklı kararları vardır. Uzman bir iş davası avukatı, davanızda kötü niyetin varlığını ispatlamak konusunda çalışacaktır. İşçi dava esnasında kötü niyet tazminatını özel olarak talep etmek zorundadır. Kötü niyet tazminatı işçi tarafından sözlü talep edilmiş olsa bile, davanın açılması esnasından talep edilmemişse mahkeme kötü niyet tazminatına hükmedemez. İş davası avukatınız, davanızda kötü niyet tazminatının şartlarının bulunması halinde sizin adınıza İş Mahkemesinden talepte bulunacaktır. Kötü niyet tazminatının talep edilebilmesi için zamanaşımı süresi 5 yıldır. Kötü niyet tazminatının oranı hakim tarafından belirlenemez. Bu tazminat bildirim sürelerinin 3 katıdır. Somut olaya göre şartlar gerektirirse hakim daha yüksek bir kötü niyet tazminatına karar verebilir. Ancak bu tazminat miktarı bildirim süresinin 3 katından aşağı olamaz. Bu konuda uzman bir iş davası avukatına başvurmanız davanızda hak kaybı yaşamanızı önleyecektir.
UZMAN İŞ DAVASI AVUKATI NASIL OLMALIDIR?
Her ne kadar avukatlık mesleğinde tek branşta çalışma veya uzmanlaşma zorunluluğu olmasa da bir boşanma avukatının ağırlıklı olarak baktığı dosyalar doğrultusunda uzmanlaştığı bilinmektedir. İyi ve uzman iş davası avukatını ayırt etmek için ise sadece ağırlıklı olarak işçi ve işveren davalarına bakması yeterli olmayacaktır. Bunun yanında bu alanda yapmış olduğu çalışmalar, katılmış olduğu seminerler, edinmiş olduğu sertifikalar, aldığı eğitimler, avukatın gönüllü çalışmaları gibi etkenler de, o iş davası avukatını, uzman iş davası avukatı haline getirecektir. İşçi hakları konusunda alınan eğitimler, iş davalarında hem işçi hem de işveren taraf ile ilgili yapılan çalışmalar en iyi iş davası avukatı olma konusunda önem arz etmektedir. Aynı zamanda uzman iş davası avukatı müvekkilini dinlemeye ve anlamaya çalışmalıdır. Kişiye en doğru yol haritasını belirleyerek bu doğrultuda hareket etmelidir. Bu çalışma her müvekkil için farklı olacağı için iş davası avukatı ile kurmuş olduğunuz iletişim çok önemlidir. Karşılıklı olarak uzman iş davası avukatı ve müvekkil ilişkisinde güven esas unsurdur. Taraflar birbirine mutlaka güvenmeli ve inanmalıdır. İş davanızda alanında uzman ve en iyi iş davası avukatı ile çalışmanız belirleyeceğiniz yol haritanız için çok önemlidir. İş davası avukatı, ortaya çıkabilecek farklı ihtimalleri ve olası problemleri size anlatarak sizi rahatlatacaktır. Bu sebeple iş davalarında uzman bir iş davası avukatı ile çalışmanız hak kaybı yaşamamanız için önemlidir. Bir iş davası avukatı hem işçi tarafını hem de işveren tarafını temsil etmeye yetkilidir. Bu sebeple iş davası avukatı işçi müvekkillere sahip olabileceği gibi işveren müvekkillere de sahip olabilmektedir. İş davası avukatı iş davalarınızda sürecin en başından itibaren dahil olarak çalışmaya başlamalıdır. Arabuluculuk görüşmelerinde sizin adınıza iş davası avukatınız masaya oturarak haklarınızı savunur ve alacaklarınızı dava yoluna başvurmadan tahsil etmeye çalışır. Görüşmeler olumsuz sonuçlansa dahi iş davası avukatı süresi içerisinde iş davanızı açar ve süresi sizin adınıza başlatır.
İŞ DAVASI AVUKATI KİMDİR?
İş davası avukatı, iş hukuku ve iş davası ağırlıklı dosyalarda çalışan ve bu konuda uzmanlaşmış olan avukattır. İş davası avukatı müvekkilleriyle kurmuş olduğu güven ilişkisi içerisinde davasını hızlı ve müvekkillerinin istekleri doğrultusunda sona erdirmektedir. İstanbul’da hukuk ofisi bulunan bir iş davası Avukatı Şişli iş davası avukatı, Bakırköy iş davası avukatı, Kadıköy iş davası avukatı, Beylikdüzü iş davası avukatı, Gaziosmanpaşa iş davası avukatı, Büyükçekmece iş davası avukatı, Beykoz iş davası avukatı, Anadolu iş davası avukatı, Avrupa iş davası avukatı gibi pek çok bölgede iş takip edebilmektedir. Bunun yanı sıra İstanbul dışında bulunun İş Davasında da avukatlık yapabilmektedir. İş davası ve arabuluculuk görüşmeleri devam ederken, müvekkilimize en yararlı olacak şekilde sonuç almayı hedefleyerek Güllü & Şentürk Hukuk Bürosu olarak hizmet vermekteyiz. İş davalarında dava takibini baştan sonra ele alarak hem dosya takibinin sağlanması hem de avukatın dosyaya vakıf olmasının sağlanması ofisimizin öncelikli amaçlarından biridir. İş davalarının mahiyeti gereği müvekkilimiz açısından gizlilik, her süreçte müvekkilimizin hukuki sorunlarında yanında bulunmak ve onlara hukuki süreçte güven vererek huzurlu ve rahat bir süreç geçirmesini sağlamak en önemli kriterlerimizden birisidir.